JOE BİDEN AMERİKA’NIN EN KÜRT YANLISI BAÅžKANI OLACAK
Biden’in Kürt yanlısı hassasiyetlerinin gerçek testi, Ankara ve BaÄŸdat ile pragmatik iÅŸbirliÄŸini sürdürme ihtiyacının nihayetinde onu, daÄŸları Kürtlerin tek arkadaşı olmadığı konusunda Kürtlere taahhüdünü yumuÅŸatmaya zorlayıp zorlamayacağı olacak.
Aykan Erdemir/Turkiye Programı Kıdemli Direktörü
Philip Kowalski/Eski Araştırma Analisti
16 AÄŸustos 2020
Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'a göre BaÅŸkan Donald Trump, "Kürtleri sevmiyorum" dedi. Trump ÅŸimdi iki kez, ABD birliklerinin Suriye'nin kuzeydoÄŸusundan çekilmesini emretti ve Washington’un Suriyeli Kürt müttefiklerini, IŞİD ile savaşırken yaptıkları yoÄŸun fedakârlıklara raÄŸmen kendi baÅŸlarının çaresine bakmak zorunda bıraktı.
Anketler, bugün seçimler yapılacaksa, seçmenlerin muhtemelen Trump'ı Beyaz Saray'ı iÅŸgal edecek ÅŸimdiye kadarki en Kürt yanlısı siyasetçiyle deÄŸiÅŸtireceklerini gösteriyor. Joe Biden, Senato Dış İliÅŸkiler Komitesindeki en üst düzey Demokrat olarak on beÅŸ yıl boyunca - baÅŸkan olarak görev yaptığı iki dönem de dâhil olmak üzere - Kürtler, özellikle de baÅŸkan yardımcısı olarak yirmi dört kez ziyaret ettiÄŸi Irak'taki Kürtler için özel bir ilgi gösterdi. Bir Kürt-Amerikalı aktivist, "EÄŸer Kürtler sizin endiÅŸenizse, iyi bir baÅŸkanlık edecektir" diye yazmıştır.
Kürtler, ABD'nin yabancı terör örgütü olarak tanımladığı Kürdistan İşçi Partisi (PKK) liderliÄŸindeki bir isyanla on yıllardır mücadele eden Türk hükümeti için kesinlikle bir endiÅŸe kaynağı. Biden, PKK'yı "sade ve basit bir terör örgütü" olarak nitelendirip İslam Devleti ile kıyaslasa da, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın hükümeti ve sadık medyası, 2016'da Biden'i "PKK seven akademisyenler" in savunucusudur asılsız suçlamaları da dâhil olmak üzere bir düÅŸmanlık ve paranoya karışımıyla karşılık verdi.
Bu komplo teorileri ve karalama kampanyaları kombinasyonu, ErdoÄŸan için alışılagelmiÅŸ bir olay olsa da, Biden’in Kürtlere yönelik endiÅŸesinin dış politikasında sonuçları olacağını kanıtlıyor. The American Prospect'ten Jonathan Guyer, Biden'ın dış politikasını “ulusal güvenlik kurumlarından sık sık çatışan danışmanların fiili politikalarını üstüne yansıtacağı boÅŸ bir sayfa” olmakla eleÅŸtirmesine raÄŸmen, Biden'ın Kürt politikaları karar vericiliÄŸinin ardındaki saÄŸlam baÄŸlılığın bir örneÄŸini saÄŸlayarak açık bir istisna olma potansiyeline sahiptir. Biden göreve baÅŸlarsa ve geldiÄŸinde, yalnızca büyük miktarda Kürt nüfusu ve bir iç çatışma geçmiÅŸine sahip olmayan, aynı zamanda Kürt özerkliÄŸi ve devletleÅŸmesinden köklü korkuları olan Türkiye, Suriye, İran ve Irak ile çatışacağından, Kürtlerle ilgili kaygısı sınanacak.
IRAK'TA SAVAÅž
Biden, 2003 Irak iÅŸgalinin coÅŸkulu bir destekçisi olmasına raÄŸmen, 1991 Körfez Savaşı'na karşı oy kullandı; çatışma hakkında, "bu ülkenin gelecek on yıllarca piÅŸman olacağı korkunç bir hata" olacağını söyledi. Yine de, BaÅŸkan George H.W.’nin "Irak'ın toprak bütünlüÄŸünü koruma konusundaki tuhaf endiÅŸesini" küçümseyerek ve Iraklı diktatörün ülkedeki Sünni olmayan Arapların çoÄŸunlukta olduÄŸu bölgeleri geri almasına izin verip “on binlerce Kürt ve Åžii’nin katliamına” yol açarak", Saddam’ı iktidardan uzaklaÅŸtırmadaki gönülsüzlüÄŸü olarak algıladığı ÅŸeyden piÅŸmanlık noktasına geldi.
Biden’in Kürtler konusundaki kaygısı, Irak’ın iÅŸgaline izin veren oyu için sunduÄŸu temel argümanlardan biriydi ve bu, her iki Demokrat adaylık kampanyasında da önemli bir taahhüt haline geldi. Senato katında dinleyicilere Saddam'ın "Iraklı sivilleri - Kuzeydeki Kürtleri, ardından güneydeki Åžiileri ve ardından tekrar Kürtleri - vahÅŸice bastırdığını" hatırlattı. Biden, Saddam'ın "nükleer silahlara el koyması" durumunda, "EngelleneceÄŸiz ÅŸeklindeki yanlış inancıyla onun komÅŸularına veya Kürtlere karşı yeni bir saldırganlık spazmını körükleyebileceÄŸinden" de endiÅŸeliydi. Biden, Kürtleri Saddam'ın gazabından korumak istese de, Iraklı diktatörün çöküÅŸünün getirebileceÄŸi potansiyel kaostan da endiÅŸeliydi ve bu da Kürtleri kıymetli petrol yataklarını ele geçirmeye davet edecek; Türkler bir Kürt devletinin oluÅŸmasını engellemek için sınırı geçecekti."
Biden’ın Iraklı Kürtlerin emellerine en güçlü destek gösterisi, senatörün Senatör arkadaşı Chuck Hagel ile bölgeyi ziyaret ettiÄŸi Aralık 2002’de gerçekleÅŸti. Türkiye sınırından Irak Kürdistanı'na geçen Biden'in gezisi, Erbil'deki Kürdistan Parlamentosu'na hitaben yaptığı konuÅŸmayla sona erdi ve sıcak bir resepsiyonun ardından yerel halk ona “Her Kürt çocuÄŸunun öÄŸrendiÄŸi ÅŸey ÅŸu: DaÄŸlar tek dostumuzdur. " Irak Kürdistanı'nı "OrtadoÄŸu'nun Polonyası" olarak gören Biden, Washington’un Kürdistan Bölgesel Hükümeti’ne (KBY) adeta destek sözü verdi ve "daÄŸlar tek dostunuz deÄŸil" dedi.
Kuzey Irak rejim deÄŸiÅŸikliÄŸinden yararlanırken, ülkenin geri kalanı Biden’ın korkularını doÄŸrulayarak kaosa sürüklendi. SavaÅŸ, Amerika BirleÅŸik Devletleri'nde giderek daha az popüler hale geldi, ancak geri çekilme, Irak'ı El Kaide ile uyumlu Sünni aşırılık yanlılarına teslim etme riskini taşıyacaktı. Dış İliÅŸkiler Konseyi'nin fahri baÅŸkanı Leslie Gelb ile birlikte Biden, yetkinin üç bölgesel hükümete - Sünni Arap, Åžii Arap ve Kürt - devredilmesini önerdi. Biden, planını realpolitik'in bir kabulü olarak çerçeveledi, "Irak Anayasası’nın aslında zaten bir federal yapı ve eyaletlerin bölgesel hükümetlerle birleÅŸmeleri için bir prosedür saÄŸladığını" iddia etti ve ayrıca iÅŸlerin "halihazırda bölünmeye doÄŸru ilerlediÄŸini: her toplum, giderek daha fazla ve son çare olarak da olsa federalizmi destekliyor" görüÅŸünü belirtti. Biden ve Gelb’in bu tür bir federalizm için gerekçelerinden biri, “Kürtlerin 15 yıllık özerkliklerinden vazgeçmeyecekleridir” ki bu da merkezi bir hükümete herhangi bir dönüÅŸü engelliyordu.
Eylül 2007'de Biden cumhurbaÅŸkanı adayı olurken, Senato Irak'ı federalleÅŸtirme planına onay vermek için 75-23 oy kullandı. Biden ve Gelb, Irak'ı bölmeye çalıştıkları yönündeki suçlamaları geri püskürtürken, federalizmin barış anlaÅŸmasını nasıl saÄŸlayabildiÄŸinin bir örneÄŸi olarak Bosna'ya iÅŸaret etti. İkili, "BirleÅŸik Devletler bu federalizm fikrini yoluna koyamazsa, Irak'ta siyasi bir çözüm ÅŸansımız olmayacak ve bu olmadan Irak'ı geride kaos bırakmadan terk etme ÅŸansımız olmayacak." Senato'nun onayı, tamamıyla sembolik olmasına raÄŸmen, Biden-Gelb planının doruk noktası olacaktı. Biden, Iowa kurultaylarının ardından Demokrat adaylık yarışından çekildi ve Barack Obama'nın onu aynı partiden seçime katılan aday arkadaÅŸ olarak seçmesinin ardından, Obama'nın Irak'tan hızlı bir ÅŸekilde çekilme çaÄŸrısını kabul etti.
OBAMA YILLARI
BaÅŸkan olarak Obama, yönetimin Irak'taki politikasını denetleme iÅŸini Biden'a yükledi. ABD'nin 2010-2012 yılları arasında BaÄŸdat büyükelçisi James Jeffery'ye göre Biden, Irak'a yirmi dört kez ziyaretinde ABD'nin geri çekilmesinin önünü açtı. BaÅŸkan yardımcısı ayrıca Iraklı önemli figürlerle haftalık telefon görüÅŸmeleri yaptı. Jeffrey, "BaÅŸkan yardımcısının genellikle Iraklı büro görevlisiymiÅŸ gibi hissedildiÄŸini" düÅŸündü. Biden, Irak için samimi bir coÅŸku duyarken, Obama ülkeyle hiçbir ÅŸey yapmak istemediÄŸi izlenimini bıraktı.
Åžu anda Trump yönetiminin Suriye özel elçisi olarak görev yapan Jeffrey, diplomasinin kiÅŸisel boyutuna yatırım yaptığı için Biden'a güveniyor. Jeffrey, "[Irak BaÅŸbakanı Nuri el-Maliki] ile iliÅŸkisi genellikle sert olsa da, eski Irak CumhurbaÅŸkanı Celal Talabani ve KBY (Kürdistan Bölgesel Yönetimi) BaÅŸkanı Mesud Barzani de dâhil olmak üzere Kürtlerle çok sıcak iliÅŸkiler geliÅŸtirdi" diye yazdı. Biden ile Barzani arasındaki dostluk yaklaşık yirmi yıl öncesine dayanıyor. Obama'nın ulusal güvenlik danışman yardımcısı Ben Rhodes'a göre Biden, Barzani’nin tüm torunlarının adlarını bile öÄŸrendi.
İslam Devleti'nin yükseliÅŸi geri çekilme risklerini ortaya çıkarırken, Jeffrey, Biden'ı Irak'ta en azından birkaç bin ABD askeri bulundurmanın deÄŸerini takdir eden bir itidal sesi olarak tanımlıyor. Yine de Obama geride hiçbir asker kalmamasını saÄŸladı ve Biden ertelendi.
İslam Devleti Obama'nın görmezden gelemeyeceÄŸi bir tehdit haline geldiÄŸinde, yönetim hem Irak'taki KBY hem de Suriye'deki Kürt liderliÄŸindeki Halk Koruma Birimleri (YPG) ile güçlü askeri baÄŸlar kurdu. Suriyeli Kürtlerle olan bu etkileÅŸim, Kürtlerle neredeyse tamamen Irak baÄŸlamında ilgilenen Biden için önemli bir deÄŸiÅŸikliÄŸe damgasını vurdu. Yakında ABD'nin YPG ile iliÅŸkisi, Biden'ın da Türk-Kürt gerilimlerini hesaba katmak zorunda kalmasını saÄŸlayacaktı.
Biden, KBY BaÅŸkanı Barzani ile kiÅŸisel iliÅŸkisine raÄŸmen, Barzani’nin KBY’nin Irak’tan bağımsız olma kampanyasına hiçbir zaman destek vermedi. Bunun yerine Biden, "siyasi birliÄŸi ve ekonomik istikrarı güçlendirmek için adımlar atarken Irak Hükümeti ile Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) arasında yakın iÅŸbirliÄŸi" çaÄŸrısında bulundu.
Suriye'de, Kürt liderliÄŸindeki YPG'yi, Arapları, Süryani ve Keldani Hıristiyanları ve Yezidileri bir araya getiren çok ırklı bir güç olan Suriye Demokratik Güçleri (SDG), IŞİD'e karşı mücadelede ana kara güçlerini oluÅŸtururken, ABD hava gücü ve diÄŸer üst düzey yetkinlikleri saÄŸladı. YPG liderliÄŸindeki SDG'nin İslam Devleti karşıtı koalisyon için önemine raÄŸmen, Biden, Türkiye'nin Suriyeli Kürtlerin özerkliÄŸine iliÅŸkin korkularını barındırarak, YPG'yi “Suriye-Türkiye sınırında ayrı bir bölge” oluÅŸturmaktan kaçınması konusunda uyardı. Onları Fırat'ın doÄŸusuna çekilmeye aksi takdirde ABD yardımının kesilmesi riskine zorladı. Öte yandan Biden, PKK ile baÄŸlantıları nedeniyle YPG'yi terörist grup olarak adlandırmayı reddetti, bu da Türkiye’nin canın büyük ölçüde sıktı. Ankara ayrıca Biden’in 2014 yılında Türkiye ve diÄŸer ABD müttefiklerinin, "Esad'a karşı savaÅŸacak herkese, Sünni cihatçılar da dâhil olmak üzere yüz milyonlarca dolar ve on binlerce ton silah döktüÄŸü" ÅŸeklindeki gözlemine kızdı.
Bu, ErdoÄŸan hükümetini Biden'in kabul edilemez bir ÅŸekilde Kürt yanlısı ve dolayısıyla Türkiye karşıtı olduÄŸuna ikna etmek için fazlasıyla yeterliydi. Ankara, 2008'de Obama aday arkadaşı olarak Biden'ı seçtiÄŸinde aynı sonuca varmıştı; Türk medyası Biden'ı yalnızca Kürt yanlısı olduÄŸu için deÄŸil, aynı zamanda Yunan yanlısı ve Ermeni yanlısı olduÄŸu için de "küstah senatör" olarak nitelendirerek "Türkiye düÅŸmanı" olarak eleÅŸtirdi. 2016'da, Türkiye’nin hükümet yanlısı medyası, Biden’in “PKK seven akademisyenler” için bir avukat olduÄŸu suçlamasını ekledi; bu, esasen ErdoÄŸan hükümetinin NATO üyesi devletlerin liderlerine karşı bile uyguladığı karalama taktiklerini örnekleyen asılsız bir iddia.
Bunun aksine, Biden, Obama ile 2015 yılında Beyaz Saray'da ağırladıkları Mesut Barzani ve KBY ile çok iyi iliÅŸkiler içinde kaldı. Biden'in yurtdışına baÅŸkan yardımcısı olarak yaptığı son gezide Barzani, Davos Dünya Ekonomik Forumu'nda bir araya geldiklerinde onu "Kürdistan ulusunun dostu" olarak nitelendirdi.
TRUMP FETRET DEVRİ
Washington’un KBY’ye verdiÄŸi desteÄŸin sınırları, BaÄŸdat’ın Barzani’nin Kürtlerin Irak’tan bağımsızlığı konusunda referandum düzenleme kararına misilleme yapmak için kısa bir askeri saldırı baÅŸlatmasıyla ortaya çıktı. Biden, Trump yönetiminin pasifliÄŸini eleÅŸtirmedi, ancak bu yalnızca eski baÅŸkanların ve cumhurbaÅŸkanı yardımcılarının siyasi meselelerde çoÄŸunlukla sessiz kalan geleneÄŸini yansıtmış olabilir. Ancak 2017'nin sonlarında Biden, ABD'nin "Kürtler için daha fazlasını yapabilmesini" dilediÄŸini söyledi. Neden baÅŸkan yardımcısı olarak daha fazlasını yapmadığı sorulduÄŸunda, “Türkiye” cevabını verdi. Bu, 2007 yılında Iraklı Kürt liderlere bağımsızlık arayışına karşı uyarısını yansıtıyor, çünkü "Türkler ve İranlılar tarafından diri diri yenileceksiniz, size saldıracaklar, topyekun bir savaÅŸ olacak."
Biden, Ekim 2019'da, Trump’ın ABD askerlerini Suriye’nin kuzey sınırlarından çekmesi Türkiye’ye ve Suriyeli İslamcı vekillerine SDG’ye harekât baÅŸlatmak için yeÅŸil ışık yaktığında, ABD’nin Kürt ortaklarına daha fazla tam destek sundu. Biden, Trump'ın "Suriye Demokratik Güçlerini - IŞİD'in halifeliÄŸini ezmek için bizimle savaÅŸan cesur Kürtleri ve Arapları - sattığını ve terörizme karşı mücadelede kilit bir yerel müttefike ihanet ettiÄŸini” yazdı. Biden’in baÅŸkanlık kampanyasının üst düzey dış politika danışmanlarından Antony Blinken de Suriye’de Amerikan varlığının olmamasından ve Kürtlerin terk edilmesinden yakınmıştı.
DİĞER KÜRTLER
Biden, yıllar boyunca Washington'un ortağı olan Kürtleri açıkça desteklerken, kamuoyundaki açıklamaları, bir halk olarak Kürtlerin ikilemiyle boÄŸuÅŸtuÄŸunu, coÄŸrafi olarak dört egemen devlet arasında ve siyasi olarak çok sayıda birbirine kenetlenmiÅŸ hizip arasında bölündüÄŸünü göstermiyor. Bu anlamda Biden’in en büyük kör noktası İran’daki Kürtlerle ilgilidir. Biden, Tahran'ın zulmüne raÄŸmen onları savunmak için hiç konuÅŸmadı; Obama yönetiminin İran-Kürt meselesiyle uÄŸraÅŸtığı tek dönem, PKK'ya baÄŸlı rejim karşıtı Kürdistan Özgür YaÅŸam Partisi'ni (PJAK) terör örgütü olarak adlandırdığı 2009 yılıydı. Irak'ta federalizme verdiÄŸi önceki desteÄŸi göz önüne alındığında, Biden, İran'daki siyasi partileri ezici bir çoÄŸunlukla federalizmi destekleyen İran'ın Kürt nüfusuna sempati duyabilir. Yine de İranlı Kürtlere veya daha geniÅŸ anlamda İran'daki insan haklarına verilecek herhangi bir destek, Biden’ın Trump’ın maksimum baskı stratejisini tersine çevirme ve 2015 nükleer anlaÅŸmasına yeniden katılma konusundaki kararlılığına baÄŸlı olabilir.
Benzer ÅŸekilde, Biden Türk, Suriyeli ve Iraklı Kürt topluluklarını savunmaya kararlıysa, Washington'un Ankara ve BaÄŸdat'la karmaşık iliÅŸkilerinin yanı sıra Åžam'daki düÅŸmanca bir rejimle yön belirlemek zorunda kalacak. BaÅŸarılı olmak için, Biden'in Ankara ve BaÄŸdat'ı, görev süresinin sonuna kadar kısıtlanması gereken ÅŸüpheli bir Kürdofil olmanın aksine, kendisini onların Kürt sorunlarına yardım edebilecek bir ortak olarak algılamaya ikna etmesi gerekecek. Bu, özellikle Türk hükümetinin bölgedeki Kürt özerkliÄŸi fikrini güçlendirmek olarak algıladığı her ÅŸeye karşı refleksi göz önüne alındığında zor olabilir. Nihayetinde Biden’in Kürt yanlısı hassasiyetlerinin gerçek testi, Ankara ve BaÄŸdat ile pragmatik iÅŸbirliÄŸini sürdürme ihtiyacının onu, daÄŸların Kürtlerin tek arkadaşı olmadığı konusunda Kürtlere taahhüdünü yumuÅŸatmaya zorlayıp zorlamayacağı olacak.
Aykan Erdemir, Demokrasileri Savunma Vakfı'nın Türkiye programının kıdemli direktörü ve Türk Parlamentosu eski üyesidir. Aykan'ı Twitter'da @aykan_erdemir takip edin. Philip Kowalski, Demokrasileri Savunma Vakfı'ndaki Türkiye programının araÅŸtırma görevlisidir. Philip'i Twitter'da @philip_kowalski'de takip edin.