Yahya Sinvar'ın Siyonist Rejimi Sarsan Konuşması (Tam Metin)

Yahya Sinvar'ın Siyonist Rejimi Sarsan Konuşması (Tam Metin)
Sosyal medyada paylaÅŸ: Facebook Twitter Whtasapp

Yahya Sinvar'ın Siyonist Rejimi Sarsan Konuşması (Tam Metin)

HAMAS GAZZE LİDERİ YAHYA SİNVAR’IN DÜNYA KUDÜS GÜNÜ DOLAYISIYLA YAPTIÄžI TARİHİ KONUÅžMANIN TAM METNİ 

KovulmuÅŸ Åžeytanın ÅŸerrinden her ÅŸeyi iÅŸiten ve bilen Allah’a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla…

 Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah’adır. Salat ve selam Peygamberlerin efendisinin üzerine olsun. 

“Elçiler hediyelerle Süleyman'a gelince, Süleyman ÅŸöyle dedi: “Siz bana mal ile yardım mı ediyorsunuz? Allah'ın bana verdiÄŸi, size verdiÄŸinden daha deÄŸerlidir. Hediyenizle ben deÄŸil, siz sevinirsiniz. Åžimdi seni gönderenlere dön! Åžüphesiz karşı duramayacakları bir orduyla, kendilerine geleceÄŸiz ve onları küçük düÅŸürülmüÅŸ olarak, o ülkeden mutlaka çıkaracağız!” (Neml 36, 37)
 
 DeÄŸerli büyüklerimiz, deÄŸerli bacılarımız, direniÅŸi gruplarının onurlu komutanları, halkımızın, aÅŸiret ve kabilelerimizin önde gelenleri, askeri kanatlarımızın ve direniÅŸ birliklerimizin deÄŸerli temsilcileri, gençlerimiz, dünyanın her tarafındaki Filistinli halkımız, Arap ve İslam ümmetimizin tüm halkları ve ey yeryüzünün tüm özgür ruhlu insanları! Allah’ın selamı, rahmet ve bereketi üzerinize olsun. 

 Anlatmaya kelimeler yetersiz, ÅŸiir kifayetsiz kalırken, söze nerden baÅŸlayacağımı bilmiyorum. Fakat bana mübarek Mescid-i Aksa’da adeta reyhan ve yasemin demetleri gibi kenetlenmiÅŸ o mümin genç kız topluluÄŸuyla baÅŸlamama izin verin. Ki onlar, Mescid-i Aksa’nın İslami, Arabi ve Filistini kimliÄŸini müdafaa etmekteler. Bu Makdisli kızlarımıza maÅŸallah olsun! Mescid-i Aksa’yı terk etmeyen hanım büyüklerimiz ve bereketlilerimize MaÅŸallah!

Kudüs’te, Batı Åžeria’da, iÅŸgal altındaki iç bölgelerde, Gazze’de ve tüm Filistin topraklarındaki kahraman Filistinli kadınları Allah daha da yüceltsin! Ki onlardan kimisi Mescid-i Aksa’da murabıt halde kimisi oraya gitmek için tüm engelleri aÅŸmaya çalışmakta kimisi de el-Aksa ve Filistin’in sevgisini evlatlarına emzirmektedir. MaÅŸallah Filistinli kadının kahramanlığına! MaÅŸallah Filistinli gençlerin kahramanlığına!

Mescid-i Aksa’da murabıt olmak için o faÅŸist bölme duvarı aÅŸmaya çalışan kahraman gençleri Allah daha da yüceltsin! Onlar bu hususta ne kadar ısrarlı olduklarını göstermek için o ayırıcı duvarın üzerine çıkıp aÅŸağı atlıyorlar. Mescid-i Aksa’da murabıt olmak ve ondaki hakkımıza sımsıkı baÄŸlı olduÄŸumuzu teyit etmek için el-Nekab’tan, Müselles’ten, Celil’den, Yafa ve Hayfa’dan, Lid ve Ramle’den yola çıkan o kafilelerin cesaretine bir bakın! Bir bakın kadınlardan, ve erkeklerden, yaÅŸlılardan ve çocuklardan oluÅŸan o kafilelere! Bika ve Batı Åžeria’dan Mescid-i Aksa’da murabıt olmak için yola çıkan o yetiÅŸkinlerin kahramanlığını gördünüz mü! 

Ya sen ey Muhammed ebu’l-Kian! Ne yücesin ki, Siyonistlerle el-Nekab’da toplanıp normalleÅŸme adımları atan rejimlerin çaldığı kara lekeyi yıkamak için bıçağına sarıldın! Ve dünyaya ebu Kian’ların sadece arı duru akan suyun etrafında bir araya geleceÄŸini tespit ettin. Ve siz ey Eymen İhbariyye ve Halid İhbariye ne yücesiniz! Ki siz el-Aksa için silkelenip intikam alıyorsunuz.

Ey Ziya HamerÅŸah! Senin ziyanın ışığıyla sıktığın kurÅŸunların aydınlık veriyor ve iÅŸgalci Siyonistlerin kalbini delip geçiyor. Ey Raad! MaÅŸallah sana! Öyle bir kahramansın ki, Tel Rabi’ (Tel Aviv)’in semasını paramparça ettin! Ve böylece tüm ordu ve özel birlikleriyle İşgal devletini tek ayak üstüne durdurdun ve hem bize hem tüm dünyaya iÅŸgal devletinin örümcek evinden daha zayıf olduÄŸunu göstermiÅŸ oldun.

Raad’ın gerçekleÅŸtirmiÅŸ olduÄŸu eyleme iliÅŸkin basın toplantısı esnasında Tel Rabi’ (Tel Aviv)’deki iÅŸgal polis teÅŸkilatının komutanı İsrail adı verdiÄŸi ülkedeki tüm Siyonistlere “evinize girin, kapı ve pencerelerinizi kapatın” dedi. Raad ki, onu Fethi Hazım yetiÅŸtirdi. Fethi Hazım, hepimizin kalbine kazınan bir Filistin ikonu haline geldi. Evladını güzel yetiÅŸtirdi ve böylece bu güzel meyve ortaya çıktı.

Öyle bir meyve ki Siyonist yapıyı zelzele sarsıntısıyla sarstı. Allah rahmet eylesin Raad’ın gerçekleÅŸtirmiÅŸ olduÄŸu eylemden sonra bütün dünya Siyonist yapının korkularına, elleri ve ayaklarının birbirlerine nasıl dolandığına ÅŸahit oldu. Allah seni daha da yüceltsin ey Filistinli halkımız! Sen ki, Aksa’yı sadece köz kapaklarına veya kalbinin derinliÄŸindeki hücrelerine yerleÅŸtirmekle kalmamışsın, onu kanının tüm hücrelerine, beyaz ve kırmızı kanının hücrelerine karıştırmışsın.

Onu kromozomlarına kadar katmışsın, genlerine kadar karıştırmışsın! Sen ne yücesin ey Filistinli halkım! Ey Åžetat’taki, RaÅŸidiyye’deki, Burcu’l-Berac’daki, Burcu’l-Åžemal’deki, Aynü’l-Hilva’daki ve tüm kamplarımızdaki halkımız ne yücesiniz! Ey Avrupa’daki, Güney ve Kuzey Amerika’daki ve yeryüzünün her tarafındaki halkımız Allah sizi korusun. Sizler ki, dönme iÅŸtiyakıyla hasret çekiyorsunuz. Allah’ın izniyle özgürleÅŸtirilmiÅŸ ve arındırılmış el-Aksa’da namaz kılma özlemi içindesiniz. 

Dün ve evvelsi günden beri tüm ihtilaflarını bir kenara bırakarak, onları ayrıştırıp parçalara bölen içindeki tüm farklılıklarından geçerek birlik içinde duran ümmetten Allah, razı olsun! 

 Ve İran İslam Cumhuriyeti’nde baÅŸta Rehber olmak üzere, cumhurbaÅŸkanı, hükümet üyeleri, devrim muhafızlarının lideri ve Kudüs’ün yanında durduklarını ifade etmek için sokaÄŸa çıkan İran İslam Cumhuriyeti’ndeki tüm kardeÅŸlerimizi Allah mükâfatlandırsın! Ki onlar, Kudüs için ucuz ve deÄŸerli olan her ÅŸeyi feda etmekte tereddüt etmediler.

 Ve siz Malez’ya daki, Kuala Lumpur’daki kardeÅŸlerimiz Allah, sizi mükâfatlandırsın; Dünya Kudüs Gününde Kudüs’e olan baÄŸlılığınızı dile getirmek ve Kudüs’e yönelmek için hazır olduÄŸunuzu ifade etmek için sokaÄŸa çıktınız. 
 Ey direniÅŸ örgütlerinin ve direniÅŸ ekseninin lider ve simgeleri, Ey Kudüs ittifak ve ekseninin sembol ve liderleri Allah, sizi mükâfatlandırsın! Siz Mescid-i Aksa ve Kudüs’e dokunulması takdirinde bunun bir bölgesel bir savaÅŸa sebep olacağını ilan ettiniz.

Her hakiki bir sınama ve mukaddes ÅŸehirde yaÅŸanan bir sürtüÅŸme esnasında asil cevheri ortaya çıkan bu ümmeti Allah mükâfatlandırsın. 

 DeÄŸerli kardeÅŸlerim, deÄŸerli bacılarım, geçen yılın ramazan ayında Mayıs’ta Siyonistlerin Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırılarıyla genel olarak bütün direniÅŸin özel olarak da Gazze direniÅŸin liderleri bu saldırganlığa karşı Kudüs’ün kılıcını kınından çıkarmaya karar verdiler. Ve böylelikle Mescid-i Aksa’yı savunmak için Kudüs’ün kılıcını elimize aldık. Ancak el-Aksa bizi savundu. Biz bu kılıcı el-Aksa’nın yalnız olmadığını, ona ve Kudüs’e yapılacak saygısızlığa karşı ümmetimizin, halkımız ve direniÅŸimizin gereken cevabı vereceÄŸini göstermek için kuÅŸandık.

Biz sadece iÅŸgalcilerin kulağını çekmek istemiÅŸtik, ki hassasiyetlerimiz ve mukaddesatımıza karşı pervasız tutumundan vazgeçsin. Ancak biz muradımızdan fazlasına hasıl olduk. Yüce Allah’ın ÅŸu buyruÄŸunun tasdiÄŸine tanık olduk: “Bir gece kendisine bazı ayetlerimizi gösterelim diye kulunu Mescid-i Haram’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah eksikliklerden münezzehtir” Kudüs’ün kılıcını kınından çıkarmamızla bu ayette geçen bereketin anlamına sahip olduk.

İsteÄŸimizden fazlasına nail olduk. Yüce Allah’ın lütfu ve Allah’ın çevresini mübarek kıldığı el-Aksa’nın bereketiyle bu savaşın yankısı artarak, geniÅŸleyerek devam etmekte… Biz geçen Ramazan ayında Kudüs’ün kılıcını kuÅŸandığımızda Batı Åžeria’nın tek bir vücut halinde ayaklanacağını tasavvur edemiyorduk; iÅŸgal altındaki 1948 topraklarında, el-Nekab’da, Celil’de, Müselles’te, Hayfa’da, Yafa’da, Lid ve Ramle’de yaÅŸayan halkımızın ayaklanacağını tasavvur edemiyorduk.

Biz hiçbir zaman bir Filistinliden, bir Arap veya bir Müslüman’dan umudumuzu kesmedik, fakat el-Aksa ve el-Aksa’nın etrafında bereketin bu kadar büyük olacağını tasavvur etmemiÅŸtik. Arap devletlerindeki Filistinli halkımız, Arap ve İslam ümmetimizin Filistin’e gelmek için kafilelerce toplanacağını tahmin etmiyorduk. Gazze’deki direniÅŸin kafasını koparmak için iÅŸgal ordusunun hazırladığı ve istihbaratının dehlizlerinde tasarladığı, onun için milyon dolarlar harcadığı cehennem planının tozduman haline geleceÄŸini tasavvur edemiyorduk.

Savaşın ardından gerçekleÅŸtirmiÅŸ olduÄŸumuz basın toplantısında “Güney Rüzgarları veya Yıldırım ÅžimÅŸeÄŸi adını verdikleri planları suya düÅŸtü” demiÅŸtik. O zaman kibirlenip tırnak içinde yenilmez ordunun güç ve kudretini abartmak için bir takım rakam ve belgeler sundular. Ancak birkaç gün önce siz ve tüm dünya Siyonistlerin Kudüs’ün Kılıcı savaşında Allah’ın lütfu ve Aksa’nın bereketiyle nasıl bir yeniÄŸi aldığını ortaya çıkaran belgelerin iÅŸgalci ve Siyonistlerin medyasında ortaya çıktığına tanık oldunuz. 

 Ey halkımız, ey milletimiz! Allah bu mescidi ve bu ÅŸehri mübarek kıldı. Allah, onun için verilen çabayı da mübarek kılacaktır. Allah onun için verilecek her savaşı da bereketlendirecek. Allah, onun için toplanan tüm toplulukları ve ona verilen desteÄŸi bereketli kılacak. Çünkü Rabbimiz Sübhanehu ve Teala bu mescidin etrafını bereketli kıldı ve bu bereket onun için verilecek her mücadeleye sinecektir. Bu ÅŸehir aynı zamanda normalleÅŸme adımlarını atanları rezil rüsva edecek, iÅŸbirlikçileri batıracak, vazgeçenlerin ve feragat edenlerin gerçek yüzünü ortaya çıkaracak.

 Kudüs bizim bereketimizdir. Biz diyoruz ki, geçen ramazan ayında çıkardığımız Kudüs’ün Kılıcı’nı Allah’ın izniyle Kudüs özgür olana kadar ve kaybedilen topraklara geri dönülmeden kınına girmeyecek. Allah’ın izniyle ümmetimiz özgür ve arındırılmış Mescid-i Aksa’ya girecektir.

 DeÄŸerli dostlar biz bu fotoÄŸrafı rastgele seçmedik. Bu, iÅŸgalci Siyonist askerlerin Kıble namazgaha ayakkabılarıyla girdiklerini gösteren bir fotoÄŸraftır. Mescidi gaz bombaları ve mermilerle bastılar; namaz kılanları baÄŸladılar, kadın, yaÅŸlı ve çocuklara saldırdılar. 

Tüm dünyaya ve Siyonist liderlere buradan sesleniyorum: Bu veya buna benzer bir fotoÄŸrafın tekrar edilmesi kesinlikle yasaktır! Bu fotoÄŸrafın tekrarı yasaktır! Mescid-i Aksa’nın kutsiyetini ihlal eden böyle bir fotoÄŸrafın tekrarlanmasına karar verecek olan kiÅŸi, aynı zamanda yeryüzünün dört bir tarafında bulunan binlerce Yahudi Sinagog ve mabedlerin de ihlal edilmesine karar vermiÅŸ olacaktır. 

 Bu fotoÄŸrafın tek bir anlamı var. O da düÅŸmanın savaşı bir din savaşına taşımak istediÄŸidir. Biz bu savaşın dini bir savaÅŸa dönmemesini tercih ederiz ama iÅŸgal devletinin liderleri ve aşırıcı grupları bunu bir din savaşına taşımak isterlerse, biz buna hazırız ve onların bu meydan okuyuÅŸlarına karşılık veririz. 

Bu nedenle ey halkımız, iÅŸgal devleti Mescid-i Aksa’ya dönük ihlallere son vermezse büyük bir savaÅŸa hazırlıklı olun. SöyleyeceÄŸim ÅŸey bir rüya, iftira veya hayal deÄŸil. DüÅŸman Mescid-i Aksa’yı zamansal ve mekânsal olarak bölmeye çalışıyor, Mescid-i Aksa’yı yıkıp yerine Yahudi mabedini inÅŸa etmeyi planlıyor. Mescid-i Aksa’yı yıkma süreci ihtiyatlı ve tedrici bir ÅŸekilde ilerliyor. KardeÅŸlerimiz bu hususta bana bir rapor hazırladı. Raporda 2000 yılına kadar Mescid-i Aksa’ya yönelik baskınların olmadığı yazıyor. Sadece münferit bir takım eylemler gerçekleÅŸiyordu, bir yerleÅŸimci Mescid-i Aksa’ya girer hemen ardından iÅŸgal polisi gelir onu oradan çıkartırdı.

2001 yılına geldiÄŸimizde ise aÅŸağı yukarı on kiÅŸilik baskınlar meydana gelir, yine düÅŸman polisi engel olmaya çalışırdı. Bu alıştırma süreci 2006 yılına vardığında baskın yapan yerleÅŸimcilerin sayısı üç bin üç yüzü buldu. 2009 yılında bu sayı sekiz bin yedi yüz altmışa; 2010’da yaklaşık seki zbin; 2015’te on dört bin 2021’de ise Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleyen yerleÅŸimcilerin sayısı yirmi altı bini geçti.

Bu baskını da iÅŸgal kuvvetlerinin himayesinde gerçekleÅŸtirdi. Geçen haftalarda düÅŸman basınında yayınlanan bir raporda daha önce yerleÅŸimcilere Mescid-i Aksa’da Yahudi Talmut ayinlerini gerçekleÅŸtirmelerine izin verilmiyordu, yani sadece ziyaret etmeleri için Aksa’ya girmelerine izin veriliyordu, ancak iki ay önce yayınlanan rapora göre baskın yapan yerleÅŸimcilerin artık Mescid-i Aksa’da ayin yapmaya baÅŸladıklarını ortaya çıkardı. 

 Biz, halkımız ve ümmetimiz iÅŸgal güçlerinin Mescid-i Aksa’yı zamansal olarak nasıl bölmek istediklerine ÅŸahit olduk: Saat yedi buçuktan saat on bir buçuÄŸa kadar Müslümanların orayı Yahudilere terk etmesini istiyorlar. Yani diyorlar ki, “yedi buçuÄŸa kadar vaktiniz var, sabah namazınızı kılın ve hemen burayı Yahudilere terk edin. Güzellikle terk etmezseniz, sizi zorla çıkartacağız ve namazgahın kutsiyetini ihlal edeceÄŸiz.” İşte buna zamansal bölme denir. 

 DeÄŸerli kardeÅŸlerim, bacılarım halkım ve ümmetim! Mescid-i Aksa gerçek bir tehlikeyle karşı karşıyadır. Kendisinden baÅŸka ilah olmayan Allah’a yemin olsun ki, el-Aksa’da murabıt olan reyhan ve yaseminlerimiz olan kızlarımız, gençlerimiz ve yaÅŸlılarımız olmasaydı, halkımız ayaklanmasaydı ve biz Kudüs’ün Kılıcı’nı kuÅŸanmasaydık onlar kurbanlarını Aksa’da kesip kanlarını da kubbelere süreceklerdi.

Evet, el-Aksa tehlikeyle üstelik ciddi bir tehlikeyle karşı karşıyadır! Bu nedenle halkımızın Mescid-i Aksa ve Kudüs’ü savunmak için hazırlıklı olması gerekir. Åžuan Kudüs’ün mahallelerinde, Åžeyh Cerrah’ta, Sulvan ve daha baÅŸka mahallelerde Arap varlığını ortadan kaldırmaya yönelik bir operasyon yürütülüyor.  

Evleri yıkıyorlar yerine bahçe park inÅŸa ediyorlar. Bütün dünya Harem-i İbrahim’de neler yaÅŸandığına ÅŸahit oldu. Süreci adım adım ilerleterek varlığımızı Mescid’den ve Harem-i İbrahim’den nasıl ortadan kaldırdıklarını, ancak iÅŸgal askerlerinden izin almaları ÅŸartıyla halkımızın oraya girmesine müsaade verildiÄŸine hepimiz ÅŸahit olduk. Ancak biz Allah’ın izniyle bu manzaranın tekrarlanmasına asla izin vermeyeceÄŸiz. 

 El-Aksa ve Kudüs’ün kutsiyetinin ihlal edilmesi, bölgesel dini bir savaşın çıkması anlamına gelir. Ve biz, dinimiz ve mukaddesatımız söz konusu olunca bedeli her ne olursa olsun hiçbir kararı almaktan çekinmeyiz. Biz küçükken annelerimiz bizi emzirirken bize öÄŸrettikleri gibi kökten ineni yer karşılayacaktır.

 Bugün gerek BM’in genel sekreteri Guterres ve ona baÄŸlı uluslararası farklı birçok müessese gerekse de büyük devletlerin siyasileri, Ukrayna’da iki üç kiÅŸinin başı dönünce zehirli gaza maruz kaldıklarını sanarak adeta titremeye baÅŸladılar. Ukrayna için milyar dolarlar yardım toplandı. Dünyanın vicdanı ne kadar da hassas ve ince! Blinken’in, onun efendisi Baydın’ın ve ismini sayamadığımız daha nicelerinin ne kadar da ince ve hassas vicdanları var!

Söz konusu mavi gözlüler ve onların mülteci duruma düÅŸmesi olunca dünyanın vicdanı incelip hassaslaşıyor! Halkımız ve davamız bize gün yüzü göstermeyen bu saldırgan düÅŸmandan yıllarca çekiyor ancak bunu kimse görmüyor. Bu saldırgan düÅŸman sadece Müslümanlara deÄŸil Filistin halkının tümüne eziyet ediyor. Mescid-i Aksa’nın basıldığı ve kıble namazlığının ihlal edildiÄŸi günlerde Kıyamet Kilisesi’nin de kutsiyeti ihlal edildi ve Kudüs’te Hristiyan halkımıza saldırıldı.

Bu faÅŸist ve ırkçı yapı hatta Siyonist olmayan Yahudilere bile saldırmaktan geri durmuyor. Kudüs’ün bazı mahallelerinde yaÅŸayan Siyonist olmayan Yahudilere nasıl saldırdıklarının, tıpkı Müslüman ve Hristiyan halkımıza yaptıkları gibi onların varlıklarını nasıl talan ettiklerinin görüntülerini izlediniz. Siyonist yapı, ayrımcı faÅŸist bir siyaset izliyor. Fakat dünya onun bu siyasetini görmezden geliyor. Aynı zamanda “İsrail” adını verdikleri bu haydut devletin defalarca BM kararlarını ve uluslararası kanunları nasıl çiÄŸnediÄŸini de görmezden geliyor.

EÄŸer bugün dünya ve uluslararası kuruluÅŸların liderleri, insan hakları ve uluslararası hukuka iliÅŸkin söylemlerinde sadıklarsa, Siyonist yapıyı kendisini ilgilendiren uluslararası kanun ve BM kararlarına icbar etmeleri ve ilgili kanun ve kararları çiÄŸnemesini engellemeleri gerekiyor. Aksi halde Siyonist yapının güttüÄŸü bu siyaset, yer küresinin ÅŸeklini deÄŸiÅŸtirecektir. Çünkü bu, kurunun yanında yeÅŸili de yakacak bir bölgesel dini bir savaÅŸa dönüÅŸecektir. Bu büyük savaşın çıkmasını engellemek için dünyanın elinde henüz bir fırsatı var. Ancak Kudüs ittifakında ve direniÅŸ ekseninde yer alan Filistinli, Arap ve Müslüman olarak bizler, Aksa’mızı savunmak için hazırlığımızı tamamladığımızı belirtmek istiyoruz. Yüce Allah’ın izniyle görevimizi yerine getirmekte kesinlikle tereddüt etmeyeceÄŸiz. 

DireniÅŸ birliklerimiz ve askeri kanatlarımıza sesleniyorum; donanıp hazırlıklı olun! Gazze ÅŸeridindeki tüm direniÅŸ birlikleri hazırlanıp teyakkuzda olsun! Çünkü Ramazan ayının geçmesiyle savaÅŸ sona ermiÅŸ deÄŸil. Bilakis asıl savaÅŸ, Ramazan ayının sona ermesiyle baÅŸlayacaktır. Gelecek günlerde düÅŸman, Yahudi ayin ve bayramlarının bulunmadığı günler olan Ramazanın son on gününde Müslümanlara mescidde ibadet etmelerine izin verdiÄŸinin propagandasını yapacak, ancak bununla birlikte bayramdan hemen sonra Mescide yönelik baskın operasyonları ve iÅŸgal askerlerinin içeri girme eylemleri baÅŸlayacaktır; Mescidi sabah saat yedi buçuktan on bir buçuÄŸa kadar yerleÅŸimcilere ayırarak zamansal olarak böleceklerdir. Yine onların bağımsızlık günü veya Kudüs günü dedikleri 29 Mayıs’ta Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemeye çalışacaklardır. Åžayet bir gevÅŸeme gösterirsek Mescid-i Aksa’yı kaybederiz ve tarih alnımıza kara leke çalacaktır, Allah korusun. 

 Ey Batı Åžeria’daki kardeÅŸlerimiz, ey Aksa ÅŸehitleri tugaylarındaki kardeÅŸlerimiz sizin ana omurgasını oluÅŸturmadığınız hiçbir devrim yoktur. Ana omurgasını oluÅŸturmadığınız hiçbir intifada yoktur. Mescid-i Aksa’yı savunmak icap ederse o gün için (İsrail’e yöneltilmiÅŸ) 1111 roket hazırlamış bulunmaktayız. Neden 1111? İki tane on bir? Bu rakam ölümsüz lider Ebu Ammar (Yaser Arafat)’ın ÅŸehadet yıl dönümünü simgeler. Bu patlamalara da ÅŸehid Ebu Ammar (Yaser Arafat)’ın patlamaları adı verilecek, Filistin devriminin liderinin anısını ölümsüzleÅŸtirecek. Tabii bu, sadece bir baÅŸlangıç olacaktır. 

 Ey Aksa Åžehitleri Tugaylarına mensup kardeÅŸlerimiz! İzzettin Kassam Tugayları, Kudüs Tugayları, Ebu Ali el-Mustafa Tugayları, Ulusal DireniÅŸ Tugayları, Nasır Selahaddin Tugayları, Halk DireniÅŸ Tugayları, Mücahitler Tugayı ve Ensar Tugaylarına mensup kardeÅŸlerimiz, Ey Batı Åžeria’daki kardeÅŸlerimiz Aksa’nızı ve Kudüs’ünüzü müdafaa etmek için hazırlıklı ve teyakkuzda olun! Rabbimizin isteÄŸi ve razı olacağı üzere görevinizi yerine getirmek için hazırlanın. İşgal bölgesindeki Nekab’ta, Müselles’te, Celil, Hayfa, Yafai Akka ve Lid’deki halkımız hazırlansın! TüfeÄŸi olan tüfeÄŸini hazırlasın, tüfeÄŸi olmayan satırını, sapan veya bıçağını hazırlasın! EÄŸer dini bir savaÅŸ olmasını isteyecek olurlarsa kırmızı çizgileri ortadan kaldırmış olurlar. Bu nedenle hazır ve teyakkuzda olmamız lazım!

EÄŸer dini bir savaÅŸ olmasını isteyecek ve Mescid-i Aksa’ya yönelik hassasiyetlerimizi küçük düÅŸürmekten vazgeçmezlerse, öyle bir cevap vereceÄŸiz ki, bakanlar uydudan çekilmiÅŸ fotoÄŸraflarında bölgeyi baÅŸtan sona alev almış yangın yeri olarak görmesi lazım. 

 Ey yeryüzünün her tarafındaki Filistinli halkımız! Filistin’e doÄŸru yürümeye hazırlanın, ki bu sınırları yerle yeksan edelim. Ey Arap ve İslam halklarımız! Üzerinize düÅŸeni yerine getirmek için hepiniz hazırlanın. Ki ümmetimizin yıllarca acısını çektiÄŸi bu makus gerçeÄŸi kıralım. 

 Bu makamda üstün duruÅŸundan ve hakiki İslami davamıza iliÅŸkin titiz ve inançlı ifadelerinden dolayı Umman’ın yüce ve ulu müftüsüne selam ve saygılarımı iletmeme izin verin. 

 Yine bu minvalde davamıza iliÅŸkin yüce duruÅŸundan dolayı büyük el-Ezher Åžeyhine de saygı ve selamlarımı bildirmeme izin verin. 

 Ä°ÅŸgal bölgelerindeki kardeÅŸlerimizden söz ettik. Åžimdi iÅŸgal parlamentosundaki BirleÅŸik Arap Listesi topluluÄŸuna ve Knesset üyesi Mansur Abbas’a seslenmek istiyorum. Sizin oluÅŸumunuz, Mescid-i Aksa’nın kutsiyetine yönelik ihlal kararları alan hükümete güvenlik ağıdır. Mescid-i Aksa’ya saygısızlık kararı alan iÅŸgal hükümetine güvenlik ağı oluÅŸturmanız, sizi affedemeyeceÄŸimiz bir suçtur. Dininizi ve Araplığınızı inkardır. Sadece bu hükümet deÄŸil, bütün hükümetler Mescid-i Aksa’ya yönelik baskınlar düzenleme kararı alacaktır.

Dolayısıyla iç iÅŸgal bölgelerindeki halkımızın bu hükümetlere güvenlik ÅŸebekesi olacak pozisyonlara girmemeli. Bizim tavrımız sizin İsrail seçimlerine kökten katılmamanızdan yanadır. İsrail seçimlerine katılım saÄŸlamanıza biz temelden karşıyız. Fakat en nihayetinde nasıl bir duruÅŸ sergileyeceÄŸinize kendiniz karar verirsiniz ve kararınıza da saygı duyarız. Ancak Mescid-i Aksa’nın hürmetini ihlal edecek, onu zamansal ve mekânsal olarak bölecek kararlar alan bir hükümete BirleÅŸik Arap Listesinin güvenlik saÄŸlamasına da elbette müsamaha edecek deÄŸiliz. Ey Abbas Mansur! tarih, iÅŸgalci güçlerin Mescid-i Aksa’ya giriÅŸlerine izin verenleri ve Yahudi yerleÅŸimcilerin Aksa’nın avlusuna giriÅŸine izin vererek zamansal bir bölünmeyi empoze etmeye çalışanları rezil edecektir.

Ey Güney İslam Hareketi’ndeki kardeÅŸlerimiz, bugün (iÅŸgal hükümetinden) çekilmeniz gerekiyor, üyeliÄŸi askıya alma, dondurma veya toplantılara katılmama deÄŸil; sözde İsrail parlamentosundan temelli çekilmeniz gerekiyor. Åžu veya bu hükümete destek anlamında deÄŸil. Mevcut Siyonist hükümetin liderinden öÄŸrenin, kendisi altı sandalyeyle siyasi ortamdan yararlanarak ÅŸantaj yapıyor sonra baÅŸbakan oluveriyor. Sizin dört sandalyeniz var. Sahip olduÄŸunuz sandalye sayısıyla Arap kesimi için birtakım avantajlar kazanabilirsiniz ancak Arap kesimi için kazandığınız bazı avantajların karşılığı olarak Mescid-i Aksa olursa, buna vicdan sahibi hiç kimse razı gelmez. EÄŸer zerre onurunuz varsa bu gece çekilme kararı almanız gerekir. 
 
 DeÄŸerli kardeÅŸlerimiz, aziz halkımız bugün gerek iç ÅŸartlar, gerek bölgesel, gerek küresel ÅŸartlar, harekette bulunma ve davamız lehine somut bazı kazanımlar elde etmemize imkan veriyor. Bugün uluslararası hukuk açısından talebimiz Aksa’nın tarihi statüsünün korunması -ki bununla çok ÅŸey istemiyoruz olması gerekeni dile getiriyoruz-, bir diÄŸeri ise Batı Åžeria’daki yerleÅŸim birimleri inÅŸaatlarının durması, bu talebi BM kararları ve uluslararası hukuk da onayladı. Hatta bugün Amerikan yönetimi ve meclislerinde çoÄŸunluk bunun böyle olmasını istiyor.

Avrupa’nın çoÄŸu, Rusya ve Çin de nerdeyse bütün dünya bunu kabul etmekte. İşgal bölgesinin içindeki halkımıza tüm haklarının verilmesi topraklarına el konulmaması, ırkçı siyasetin ayrımcılığından, baskın ve terör saldırılarından uzak onurlu ve özgür bir ÅŸekilde yaÅŸam hakları verilmeli, ki bu tüm dünya insan hakları örgütleri ve Cenevre SözleÅŸmesinde yer almaktadır. Gazze ablukasının kaldırılması da taleplerimiz arasındadır. Ki buna da uluslararası kanun referans gösterilir. DiÄŸer bir talebimiz ise tehcir edilmiÅŸ halkımızın topraklarına geri dönüÅŸünün saÄŸlanması.

DeÄŸerli kardeÅŸlerim davamız ve halkımız için somut kazanımlar elde etmeye baÅŸlamak için ortam hazır, Kudüs kılıcı kuÅŸanılmış ve bölge tümüyle hareketlenmiÅŸ durumdadır. Filistin davasının, Filistin gerçeÄŸinin, Filistin’in içinde bulunduÄŸu vaziyetin askıya alınması kabul edilemeyecek bir suçtur. Bu sebeple bugün haklarımızı almak için, Kudüs’te Mescid-i Aksa’mızı, Arap, İslam ve Filistinli varlığımızı muhafaza etmek için en yakın zamanda Filistin Ulusal DireniÅŸ Cephesini teÅŸkil etmeyi ilan etmemiz gerekir.

Batı Åžeria’da yerleÅŸimciliÄŸi durdurmamız, yerleÅŸim birimlerini alıp oraları halkımıza geri vermemiz, Batı Åžeria’daki halkımızın, gençlerimizin haklarını almamız, iÅŸgal içindeki halkımızın haklarını almamız, Gazze Åžeridi’ne yönelik ablukayı kırmamız gerekir. Åžayet söz birliÄŸi yapacak ve bu hedefleri gerçekleÅŸtirmeye yönelik çalışacak olursak Yüce Allah’ın izniyle bunları yakın bir zamanda gerçekleÅŸtirmiÅŸ olacağız. 

 DeÄŸerli kardeÅŸlerimiz, bacılarım, halkım ve milletim, açıkça diyoruz ki, biz Kudüs’ün Kılıcı’nı çıkardık ve Allah’ın izniyle özgür ve arındırılmış Aksa’da namaz kılana kadar kınına girmeyecek! ÖzgürleÅŸtirme ve geri dönüÅŸler saÄŸlanmadan kınına girmeyecek olan bu kılıcın günlerden bir gün hakiki hedefinden sapacağını hiç kimse sanmasın. Gazze, Gazze halkı, Gazze’nin aÅŸiret, kabile ve ileri gelenleri, Gazze’nin birlikleri ve Gazze’nin direniÅŸ hareketleri vatan geleceÄŸinin garantisi olacak. Herhangi bir savaÅŸ sahasında, Kudüs’te, Åžeyh Cerrah’ta, Cenin’de, Batı Åžeria’nın her yerinde, iç iÅŸgal bölgesinde halkımıza yönelik herhangi bir tehlike anında Yüce Allah’ın izni ve kuvvetiyle kılıcımızla onlara vurmaktan tereddüt etmeyiz.

Bununla birlikte, iç iÅŸgal bölgesinde, Batı Åžeria’da ve Kudüs’te halkın örgütlenmesi ve bu sahalarda direniÅŸin geliÅŸtirilmesi için bir fırsat vermek istiyoruz. Yurt dışındaki diasporamız kitlesel, toplumsal ve basın alanında davamızı duyurma ve dünyadaki etkin yerlere taşıyıp etki uyandırma görevini yerine getirmesi lazım. Diasporamız dünyanın birçok ülkesinde karar alabilen önemli mercilere ulaÅŸmış ve ikna çabasında bulunmuÅŸtur. Bu çabalar sonucunda gerçekten de Filistin davası lehine önemli dönüÅŸüm ve geliÅŸmeler cereyan etmektedir. Dünya basınını ve uluslararası siyası arenayı takip edenler, meydana gelen bu somut farkı mülahaza edecektir. 

  Dünyanın dört bir yanına dağılmış kardeÅŸlerimiz, siyasi, diplomasi ve toplumsal propaganda arenasında size büyük görevler düÅŸer. Yine savaÅŸ baÅŸladığında geri dönüÅŸ için size önemli bir rol düÅŸer. Ki, özgürleÅŸtirme operasyonunda yerinizi alasınız. 

 Ey iÅŸgal bölgesindeki halkımız, size düÅŸen görevi biliyorsunuz, biz de sizden yapmaya güç yitiremeyeceÄŸiniz bir ÅŸeyi istemeyiz. Size uygun olanını siz takdir edersiniz. SavaÅŸ dengesinde sizin rolünüz ve ağırlığınızın Filistin’in mevcudiyetinde ne denli olduÄŸu da artık biliniyor. Bu rol ve ağırlığınızın sahip olduÄŸumuz askeri imkanlarımıza raÄŸmen Gazze Åžeridindeki direniÅŸten de daha büyük olmasını temenni ederiz. 

 Ey Batı Åžeria’daki halkımız, Ey Batı Åžeria’daki gençlerimiz, gelecek savaÅŸ sizin savaşınızdır. Batı Åžeria savaşın asli sahasıdır. Geçenlerde sadece bir gencin, İbn Brak semasında parlayan bir Ziya’nın düÅŸman İsrail devletini nasıl tek ayak üzerinde durdurduÄŸuna ÅŸahit olduk. Raad ki Tel Aviv’in semalarını zelzeleye verdi, onları korku, panik ve zayıflık içinde bıraktı. Buna iliÅŸkin Siyonist analistlerden biri, “yalnız bir genç tabancasıyla Tel Aviv’de bunu yapabiliyorsa, eÄŸitilmiÅŸ direniÅŸçiler silahlarıyla artık neler yapar siz düÅŸünün” dedi. 

 Ey Batı Åžeria’daki gençlerimiz, Yüce Allah’ın izniyle karar verecek olursanız yerleÅŸimcilerin bu yılın sonuna kadar Batı Åžeria’dan gönderebilirsiniz.

 Bu makamda, kendi adıma, sizin, Gazze ve Filistin halkımızın adına bugün sabahki eylemi gerçekleÅŸtirenleri selamlıyorum. Ey halkımız, ey dostlarımız uÄŸraÅŸ ve çabalarınız artarsa bu yılın sonuna kadar Batı Åžeria’dan yerleÅŸimcilerin tümü boÅŸaltılabilir. Tıpkı onlardan Gazze Åžeridinin boÅŸaltıldığı gibi. Ve Allah’ın izniyle Batı Åžeria’daki vaziyet onurlu bir vaziyete dönüÅŸecektir. Ey Batı Åžeria’nın evlatları görevinizi yerine getirin. Bugün sizden vatanınız ve davanız için bunu gerçekleÅŸtirmeniz isteniyor. 

 Ey Batı Åžeria’daki kardeÅŸlerimiz kimseden karar beklemeyin! Bireysel eylemlerin üstün bir baÅŸarıyla sonuçlandığını gördük. Bireysel eylemlerde, iki kiÅŸilik, üç kiÅŸilik, eylemlerde bulunun. Ancak bunu sosyal medyadan yayınlamayın çünkü düÅŸman sürekli o mecraları gözetlemektedir. 

Bugün Yüce Allah’ın izniyle Batı Åžeria’da büyük somut kazanımlar elde edebiliriz. 

 Gazze’ye gelecek olursak, inÅŸallag gelecek dönemde Kudüs Mihveri ile Gazze ÅŸeridinde deniz sahasında koordinasyon düzenleyeceÄŸiz. Böylelikle Allah’ın izniyle ablukayı tamamen kırmış olacağız. Hazırlıklarımız tamamlanmıştır. Gazze’nin ablukasını kaldıracağız, serbest bir ÅŸekilde girip çıkacağız, ürünlerimiz ve eÅŸyalarımızı içeri koyacağız ve hiç kimseye hesap vermeyeceÄŸiz. 

 Son olarak, iÅŸgal hapishanelerindeki kardeÅŸlerimiz ve aileler hakkında bir ÅŸeyler söylemek istiyorum. Gazze Åžeridindeki direniÅŸ sizin kurtarılmanız için büyük çabalarda bulundu. Bu çabaların bir kısmı bilindi, bir kısmından da kimsenin haberi olmadı. İşgal hükümeti, halkına yalan söylüyor, bedel ödemek istemiyor. Bu dosyanın rafa kaldırılıp unutulacağını sanıyor. Biz de açıkça diyoruz ki, Allah’ın izniyle hapishanelerdeki Filistin ve Arap esirlerinden kurtarma konusunda kesin karar aldık.

Ve bu Allah’ın izniyle uzun sürmeyecek. Esirlerimizi kurtarma hususunda bizi engelleyecek kırmızı çizgiler yoktur. Sizi yalnız bırakmayacağız, sizin hakkınızda kusur göstermeyeceÄŸiz, ancak bütün çabalarımıza raÄŸmen sizin hakkınız eda etmekte yeterince çabalamadığımızı söylüyorum. Allah’tan sizin hakkınızda vazifemizi yerine getirmeyi temenni ediyorum.

 DeÄŸerli kardeÅŸlerim, bacılarım, davamız önemli ve stratejik bir dönemeçten geçiyor. Önümüzde güç ve zorlukların durduÄŸu doÄŸrudur. Ancak aynı zamanda önümüzde kaçırmamamız gereken büyük fırsat pencereleri bulunmaktadır. Hedeflerimizi gerçekleÅŸtirmeye yönelik geniÅŸ fırsatlar sahası bulunmaktadır. Allah bu hususta bizi kadir kılsın, inÅŸallah.
 
 Bu konuÅŸmanın hitamında bu mübarek aya veda ederken Allah’tan halkımıza zafer nasip etmesini, hayır olanı vermesini, düÅŸmanların tuzaklarını boÅŸa çıkarmasını, Mescid-i Aksa’yı muhafaza buyurmasını diliyorum. Allah’ım sen Mescid-i Aksa ve içindeki murabıtları muhafaza buyur.

KHA (KUDÜS HABER AJANSI)
 

Sosyal medyada paylaÅŸ: Facebook Twitter Whtasapp


Hakkımızda

Uluslararası Siyasal Gündem - Kudus Analiz | KA kudusanaliz.com


Kudüs Analiz sitesi bir Kudüs Medya AŞ portalıdır




Son Güncellenenler


Network Yazılım